
Boyumuz, tıpkı diğer fiziksel özelliklerimiz gibi genetik olarak gelişen, kimi zaman sporla da değişebiliyor. Geçmişten bugüne “dev” diye tabir edilen insan ya da doğa üstü birçok doğaüstü varlığı duymuşuzdur. Elbette bu söylentiler geleneksel masalcılık örneği uydurmalar. Ne var ki devler gerçekten olmasa da, boyu epey uzun olan insanlar tarih boyunca yaşamıştır. Bugünkü yazımızda yaşayan devleri inceleyelim.
Yaşayan En Uzun Boylu İnsan Bir Türk: Sultan Kösen
Dünyanın yaşayan en uzun boylu insanı 2 metre 51 santim boyuyla bir Türk, adı da Sultan Kösen. Sultan 2009 yılından bu yana Guinnes Rekorlar kitabında, yaşayan en uzun boylu insan unvanını elinde tutuyor. Ayrıca 27,5 cm ile en büyük ellere ve 36,5 cm ile en büyük ayaklara sahip. Mardinli Sultan, dünyada gittiği birçok ülkede ilgi odağı oluyorken, insanlara dünya barışı ve doğa bilincinin önemini vurguluyor.


En Uzun Boylu Kadın: Siddiqa Parveen
Yaşayan en uzun boylu kadın ise 2 metre 33 santim ile Hindistanlı Siddiqa Parveen. Parveen’in boyunun ne kadar uzun olduğunu, bu sezon NBA’de mücadele eden, 2 metre 4 santim ile en uzun boy ortalamasına sahip The Dallas Mavericks takımının oyuncularıyla karşılaştırılınca daha iyi anlayabiliriz.

En Uzun Basketbolcu: Tacko Fall
Basketbol demişken… NBA’in G liginde Cleveland Charge takımında pivot olarak görev alan Senegalli Tacko Fall, 2 metre 29 santim boyuyla aktif olarak basketbol oynayan en uzun boylu sporcu olarak biliniyor.

En Uzun Sporcu: Morteza Mehrzad
Evet, basketbolcuların uzun olduğu yadsınamaz bir gerçek. Gelgelelim en uzun boylu sporcu, ne basketbolcu ne de profesyonel bir yüzücü.. Paralimpik voleybol oyuncusu İranlı Morteza Mehrzad, 2.46’lık boyuyla yaşayan en uzun sporcu ünvanına sahip. Akromegali hastası olan Mehrzadın büyüme hormonları durmadığı için boyu bu kadar uzun.

Gelmiş Geçmiş En Uzun Boylu İnsan
Akıllarda aynı soru: “Şimdiye kadar yaşamış ve tescillenmiş en uzun boylu insan kim?”
Bu soruyu ABD’li Robert Wadlow 2 metre 72 santimlik olağanüstü boyuyla yanıtlıyor. Wadlow aynı zamanda en uzun ellere ve ayaklara da sahipti. Hipofiz bezinin aşırı büyümesi sebebiyle Wadlow’un büyüme hormonları da düzensizdi.

Ne var ki bu genç adam hayatını tümden değiştiren bu hastalığa rağmen insanların ilgisini çekiyordu. Wadlow bu durumu işe dönüştürmüş ve gösterilere başlamıştı. Bir gün, gösteri esnasında bacak ortezi ayağında yara çıkmasına sebep olmuştu. Daha sonra yara vücudunda enfeksiyon olarak yayıldı ve tüm çabalara rağmen 1940’ta 22 yaşındayken yaşamını yitirdi. Wadlow’un boyu, son anına kadar uzamaktaydı.